Mekong; Nehirlerin Anası

İzmir Fransız Kültür Merkezi
11.05.2019
22.06.2019

Bu etkinlik, Fransız-Laos’lu sanatçı Lâm Duc Hiên’in, Türkiye Fransız Kültür Merkezi Ankara ve İstanbul şubelerinde eş zamanlı olarak yer alacak “Anne, Anneler” sergisinin bir ayağıdır.

Fotoğraf projeksiyonu.

Bu etkinlik, Fransız-Laos’lu sanatçı Lâm Duc Hiên’in, Türkiye Fransız Kültür Merkezi Ankara ve İstanbul şubelerinde eş zamanlı olarak yer alacak “Anne, Anneler” sergisinin bir ayağıdır.

Lâm Duc Hiên, İzmir Fransız Kültür Merkezi’nde sergilenen fotoğraflarında, kendisi için artık kayıp sayılan bir dünyanın ve Mekong sularında günlük hayatın akışında, tasasızca yüzdüğü mutlu ve parlak çocukluk günlerinin izlerini arıyor…

MEKONG; Nehirlerin Anası

İzmir Fransız Kültür Merkezi 11 Mayıs – 22 Haziran 2019

Mekong nehirlerin anasıdır, der fotoğrafçı Lâm Duc Hiên, kıyısında doğduğu nehri tanımlarken. Hiên, genç yaşında sürgün edilmiş, mülteci kamplarında yaşamış ve Fransa’yı yurt edinmiştir. Mekong’un çalkantıları, sessiz ışıkları, parıldayan suları, ılık gecelerde yankılanan şarkıları ve bir nehir şehrinin acımtırak tadı nasıl unutulur?

Lâm Duc Hiên fotoğrafçılık mesleğini seçti. Farklı gazeteler ve insani yardım kuruluşları için tüm dünyayı dolaştı. Çocukken ayrılmak zorunda kaldığı Laos’a ilk kez 1988’de geri döndü. O zamandan bu yana sürekli gittiği ülkesi ve Mekong üzerine yaptığı çalışmalardan bir belgesel film, bir fotoğraf albümü ve bir sergi ortaya çıktı

4300 kilometre uzunluğundaki efsanevi Mekong nehri, 6 ülkeden geçer; Çin, Birmanya, Laos, Tayland, Kamboçya ve Vietnam.

Qinghai’nin 5.000 metre yüksekliğindeki Himalaya dağlarından doğan Mekong, Tibet ve Yunna tepelerini aşar ve burada -çalkantılı nehir- anlamına gelen Lancang adını alır. Yolunun yarısında, Altın Üçgen denilen efsanevi Çin, Birmanya ve Laos sınırını çizer. Ardından Tayland’a geçerek Mae Nam Kong – tüm suların anası- adını alır ve kendini Laos’un boğucu ormanlarına bırakır. Ardından verimli Kamboçya topraklarına ulaşır. Bu bölgede 9. yüzyılda, suyu verimli bir şekilde kullanmayı bilen Angkor Uygarlığı kurulmuştur. Muson döneminde Mekong’un çoğalan sularını toplayarak kendi hacmini 5 misline çıkaran Tonle-Sap gölü, kurak mevsimlerde bu suyu kullanarak Mekong’u yeniden canlandırır, böylelikle balık çeşitliliği korunmuş olur.

Mekong nehri ardından Vietnam’a ulaşır ve Cuu Long -Dokuz Ejderha– adını alarak 9 ana kola ayrılır. Burada nihayet sakinleşir, bambudan yapılmış evler sularında dingince sürüklenir, balıkçılar çelimsiz kayıklarında pirinç tarlaları boyunca süzülür. Artık Çin denizine dökülmeye hazırdır.

Hien, bitmek bilmeyen hareketliliğiyle bu su labirentini mükemmel bir şekilde fotoğraflamıştır.

Kırsal kesimlerde yaşayanlar, taşımacılıkta kullanılan teknelerle şehre doğru yol alır, kayıkçılar ve bitki yetiştiricileri ormanların ve kıyıların korunması için mücadele ederler. Mavnalarda, okaliptüsün yanı sıra, verimli mangrov ormanlarını oluşturan diğer bitki türlerini yetiştirirler. Mekong deltası, pirinçten daha kazançlı olan fakat uzun seneler boyunca oluşan su sistemini altüst eden yoğun karides ve kedi balığı üreticiliğiyle başa çıkmak zorundadır. Mevsimler boyunca Mekong’un biri çatlamış ve hardal sarısı, diğeri yeşil ve bir bitki denizi gibi dalgalanan iki yüzüne tanık oluruz.

Yağmur mevsiminde Mekong’un taşan suları bir göle dönüşür, sallar ve kazıklar üzerine kurulmuş evler, suların şiddetine uyum sağlar.

Çocuklar türkuaz renkli doğal havzalarda yüzmeye gelir. Kutsal filler Vat Phu törenlerinin yapıldığı gün teknelerle nehrin karşı kıyısına taşınır, bambu ve muz ağacı yapraklarından inşa edilen adak ve mumlarla yüklü sallar Lay Hua Fay’ı yani Budist bayramının son gününü kutlamak üzere nehrin sularına salınır.

 

1995-2002 arasında ve 2017’den bu yana VU Bağımsız Fotoğraf Sanatçıları Merkezi üyesi Fransız-Laos asıllı fotoğrafçı. Yaşamını ve çalışmalarını Fransa ve Çek Cumhuriyeti’nde sürdürmektedir.

 

Lâm Duc Hiên kimdir:

1966 yılında Mekong kıyısında Laos’un Pakse şehrinde doğan Hiên Lâm Duc ailesi ile birlikte Pathet-Lao Hareketi’nin zaferinin ardından sürgüne gönderilir: Tayland’a gitmek üzere gece vakti Mekong ırmağını geçer, mülteci kampında geçen zorlu iki yıl, iki firarın ardından 1977’de gerçek bir öğrenme arzusunu keşfettiği ve Plastik Sanat dalında Güzel Sanatlar diplomasını aldığı Fransa’ya gelir.

Lâm Duc Hiên kişisel projeleri ve de basın ya da STK’ların istekleri doğrultusunda Dünya’nın dört bir yanında, duyarlı ve toplumsal olaylara adanmış bir biçimde fotoğraf çalışmalarına başlar. Romanya, Rusya, Bosna, Çeçenistan, Ruanda, Güney Sudan ve bilhassa 25 yıldan bu yana tümünü arşınladığı Irak’ta, XX. ve XXI. yüzyılın başlıca savaşlarının sivil halkaların üzerindeki etkilerine tanıklık eder. Doğal kaynakların korunması için sorumluluk yüklenerek, günümüz dünyasının dönüşümünün Mekong ve Nijer nehirlerinin doğasına etkilerini belgeler.

Basında düzenli bir şekilde yayınlanan çalışmaları aynı zamanda kitaplaşır ve sergilere konu olur. Başkacalarının yanı sıra, Leica Ödülü, Vevey Kenti Avrupa Büyük Ödülü, Villa Medicis Yabancı Ülkeler Bursu, ya da Jean-Luc Lagardère Vakfı Bursu gibi ödülleri kazanan Hiên Lâm Duc “Irak İnsanları” portreleri ile saygın Word Press Photo’nun ödülünü alır.