AKDENİZ, BASKI ALTINDA BİR DENİZ: FRANCK COURCHAMP

ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi
02.04.2024 14:00

Konferans: “Biyoçeşitlilik: Gerçekten 6. kitlesel yok oluşun içinde miyiz?” 2 Nisan 2024, 14.00 ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi, Ankara Franck Courchamp, CNRS Araştırma Müdürü ve Paris-Saclay Üniversitesi AXA Kürsü Başkanı Koray Yılmaz: “Değişen bir iklimde su döngüsünün aşırı uçlarında gezinmek: Doğu Akdeniz perspektifi.” Mustafa Yücel: “Çoklu stres faktörlerinin Doğu Akdeniz ekosistemi üzerindeki etkisi.” Moderatör: Fabien […]

Konferans: “Biyoçeşitlilik: Gerçekten 6. kitlesel yok oluşun içinde miyiz?”

2 Nisan 2024, 14.00
ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi, Ankara

Franck Courchamp, CNRS Araştırma Müdürü ve Paris-Saclay Üniversitesi AXA Kürsü Başkanı
Koray Yılmaz: “Değişen bir iklimde su döngüsünün aşırı uçlarında gezinmek: Doğu Akdeniz perspektifi.”
Mustafa Yücel: “Çoklu stres faktörlerinin Doğu Akdeniz ekosistemi üzerindeki etkisi.”
Moderatör: Fabien Flori, Institut français Türkiye Gen Müd Yard, Kültür Müsteşar Yard

Konferans İngilizce gerçekleşecektir.

Institut français Türkiye sizlere, ekoloji ve çevre korunması alanlarında çalışan (üniversiteler, STKlar, araştırma merkezleri, belediyeler ve ulusal park ve koruma alanları) bilim insanları ve STK temsilcilerinin katılacağı “Akdeniz Baskı Altında” temalı bir seri konferans / fikir tartışması , atölye ve sergi etkinlikleri sunuyor.

Bu kapsamda ağırlayacağımız bilim insanlarından ilki CNRS Araştırma Müdürü ve Paris-Saclay Üniversitesi AXA Kürsü Başkanı Franck Courchamp. Dünyanın önde gelen ekologlarından biri olarak kabul edilen Courchamp CNRS Gümüş Madalyası ile ödüllendirilmiştir ve özellikle iklim değişikliği sorunu karşısında dinamik biyoçeşitlilikle ilgilenmektedir. 2 Nisan tarihinde ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek konferansında Courchamp aşağıdaki konu başlıklarında katılımcılar ile söyleşecek.

Neredeyse her gün çevre ve ekoloji hakkında konuşulduğunu duyuyoruz. En sık gündeme gelen terimlerden biri, önemli olduğu ancak tehdit altında olduğu söylenen “biyoçeşitlilik”.
Peki ama biyoçeşitlilik nedir? Gerçekten bu kadar önemli midir? Hangi amaca hizmet eder? Gerçekten tehdit altında mı ve eğer öyleyse ne ölçüde? Ve bunun insanlık ve gezegenimiz için sonuçları nelerdir?
Tüm bunlar sıkça sorulan ancak daha az sıklıkla açık ve somut bir şekilde ele alınan sorulardır ve bu konferansta ele alınacaktır. Biyoçeşitliliğin net bir tanımını, niceliksel ve niteliksel öneminin bir tahminini ve mevcut durumun bir tanımını sunarak, biyoçeşitlilik kaybının arkasındaki nedenleri ve mekanizmaları açıklayacağız. Bunu yaparken, biyoçeşitlilik kriziyle ilgili tüm soruları ve özellikle de bazen duyduğumuz gibi gerçekten gezegenin tarihindeki 6. kitlesel yok oluşta mıyız?

Institut français Türkiye tarafından ODTÜ, CNRS ve Adım Adım Sıfır Atık ve Akdeniz Koruma Derneği işbirliği ile düzenlenecek konferansa katılım ücretsiz, kayıt zorunludur. Konferans İngilizce gerçekleşecektir.

Dr Franck Courchamp dünyanın önde gelen ekologlarından biri olarak kabul edilmektedir. Biyoçeşitlilik üzerine yaptığı çalışmalarla, “araştırmanın özgünlüğü, kalitesi ve önemi” nedeniyle CNRS Gümüş Madalyası ile ödüllendirilmiştir. Web of Science 2023 sıralamasına göre ekoloji alanında dünyanın en çok atıf alan bilim insanlarından biridir. Biyolojik istilalar, bunların ekonomik maliyeti ve iklim değişikliği karşısında biyoçeşitlilik konularında uzmandır. “Akdeniz: Baskı Altında Bir Deniz” tartışma serisine katılan ilk konuk olan Courchamp CNRS Araştırma Müdürü ve Paris-Saclay Üniversitesi AXA Kürsü Başkanıdır.

Prof Dr Mustafa Yücel, ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü öğretim üyesi ve Müdür Yardımcısı. Araştırma alanları arasında okyanuslardaki biyojeokimyasal döngüler, derin deniz ekosistemleri, sürdürülebilir deniz ekonomisi ve deniz gözlem sistemlerinin geliştirilmesi yer alıyor. Doğa bilimleri alanında önde gelen uluslararası dergilerde 40’tan fazla yayını bulunan Yücel birçok Ulusal Ödül sahibidir.

Doç Dr Koray Yılmaz Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nde hidroloji ve su kaynakları alanında çalışıyor. Su döngüsü izleme, hidrolojik ekstremler (taşkınlar ve kuraklıklar), taşkın modelleme ve iklim değişikliğinin etkileri altında doğal ve inşa edilmiş hidrolojik sistemlerin sürdürülebilir yönetimi konularında uzmandır. NASA Küresel Yağış Ölçüm Görevi Bilim ekibinin seçilmiş üyesi ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Doğa Bilimleri Sektöründe hidroloji uzmanıdır.

“AKDENİZ, BASKI ALTINDA BİR DENİZ” HAKKINDA

Etkinlik dizisinin devamında, multidisipliner bir bakış açısıyla üç ana tema etrafında tartışmalar düzenleyeceğiz: kıyı bölgesi yönetişimi, iklim sorunları ve biyolojik çeşitlilik kaybı ve ekolojik çöküşün sosyal sonuçları.

Tartışmalara ek olarak, Posidonia plantasyonunu yaygınlaştırma faaliyetleri, deniz biyoçeşitliliğine odaklanan atölye çalışmaları ve farkındalık yaratma etkinlikleri, deneyim paylaşımı faaliyetleri ve sanatın dönüştürücü gücünü Akdeniz’deki biyoçeşitlilik kaybıyla birleştiren eğitim programları gibi sosyal ve çevresel bir etkinin yaratılmasına ve yaygınlaştırılmasına katkıda bulunacak çok bileşenli, çok aktörlü bir proje öngörüyoruz.

Bu projenin amacı, 2025’te Nice’te yapılacak Birleşmiş Milletler Okyanus Zirvesi ve 2026’daki “Akdeniz sezonu” öncesinde deniz biyoçeşitliliği konusunda farkındalık yaratmaktır.

Akdeniz, 21 ülkenin kıyıdaş olduğu eşsiz bir doğal alan. Bu geniş denizel ekosistemin sağlıklı biçimde işlemesi, tüm kıyıdaş devletlerin işbirliği yapmasıyla doğrudan ilgili. Günümüzde bu işbirliği ihtiyacı her geçen gün daha fazla hissediliyor. Çünkü Akdeniz’deki dengeler bozuluyor ve Akdeniz çevresinde yaşayanlar için de hayat kalitesi düşüyor. İklim değişikliği sonucu su sıcaklığının artışı, nüfus yoğunluğu, doğal kaynakların aşırı kullanımı ve çevresel kirlilik nedeniyle Akdeniz’de büyük bir çöküşe doğru sürükleniyoruz.

Akdeniz, dünyadaki okyanusların yüzölçümünün %0.7’sine karşılık geliyor olmasına rağmen dünya fauna çeşitliliğinin %8’ine, flora çeşitliliğinin %18’ine, endemik çeşitliliğin ise %28’ine ev sahipliği yapıyor. Bu büyük zenginlik günümüzde iklim değişikliği nedeniyle tehdit altında. Zira doğal bir başat avcı olmaksızın Akdeniz’de bazı türler azalırken mavi yengeç, aslan balığı gibi istilacı türler artıyor. Deniz taşımacılığı, avcılık, açık deniz sondajları, yıkıcı turizm, kıyı şeridinin ve deniz yatağının yapaylaştırılması, kıyılarda atık yönetimi yetersizlikleri ile telürik kirlilik ve plastik kirliliği gibi nedenler, Akdeniz’de biyolojik çeşitliliği azaltıyor. Öyle ki türlerin %40’ı tükenme tehlikesiyle karşı karşıya. 2023 yılında Akdeniz’de 500 milyon turisti ağırlama hedefi, maalesef optimist olmamıza pek de imkan vermiyor.

Günümüzde Akdeniz’deki deniz koruma alanları, tüm Akdeniz’in yalnızca %8’ine karşılık geliyor. İnsan faaliyetinin asgariye indirildiği alan oranı ise %0,04. Barselona Sözleşmesi çerçevesinde 21 kıyıdaş devlet, 2030 yılına kadar tüm Akdeniz’in, %10’u yüksek koruma olmak üzere en az %30’unun koruma altına alınması konusunda anlaştılar. Ancak doğru yönetişim araçlarının hızlı biçimde harekete geçirilememesinden ötürü deniz koruma alanlarında maalesef halen yüksek koruma sağlanamıyor.

Türkiye, olağanüstü bir biyolojik çeşitliliğe ev sahipliği yaparken aynı zamanda iklim değişikliğinden olumsuz etkileniyor. Pozidonya bitkisinin yeniden yerleştirilmesi, yasadışı balıkçılıkla mücadele ve ekolojik turizmin teşvik edilmesi gibi yerel girişimlerin hayata geçirilmesi bu bağlamda önem taşıyor. Ancak yerel ölçeğin ötesinde küresel bir sorun olan deniz suyu sıcaklığının artmasının yaratacağı sonuçlara nasıl uyum sağlanacak?

Artık biliyoruz ki insan faaliyetlerine bağlı nedenlerle iklim değişiyor ve küresel sıcaklıklar yükseliyor. Öyle ki Akdeniz’in dünyanın kalanından %20 oranda daha hızlı ısındığı belirtiliyor. Geri dönülemez noktaya gelmeden önce belki de iklim şüpheci yaklaşımı sorgulamaktan önce Akdeniz’deki ekosistemleri ve biyoçeşitliliği korumak üzere iklim duyarsızlığına karşı harekete geçmeliyiz.

Program:

2 Nisan: Franck Courchamp (Tevfik Fikret Lisesi, Ankara)

2 Nisan: Franck Courchamp (ODTÜ, Ankara)

6 Mayıs:  François Gemenne & Selcan Serdaroğlu (Institut français Istanbul)

7 Mayıs:  François Gemenne (Institut français Ankara)

9 Mayıs:  Gilles Boeuf (Galatasaray Lisesi, Istanbul)

9 Mayıs saat 19.00 :  Gilles Boeuf & Levent Kurnaz (Institut français Istanbul)

9 Mayıs:  Gilles Boeuf (Pierre Loti Lisesi, Tarabya, Istanbul)

10 Mayıs:  Gilles Boeuf & Zafer Kızılkaya (Izmir Ticaret Odası)

6 Haziran:  Antoine Aiello & Frédérique Chlous & Madeleine Cancemi (Bodrum)

Edouard Bard