29. ANKARA ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ

Büyülü Fener, Meşrutiyet Cad., Hatay Sk. No:18, 06420 Çankaya/Ankara
22.04.2018 - 11:30

29. ANKARA ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ
Festival esnasında Büyülü Fener sinemasında Fransız filmlerin programı:

29. ANKARA ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ

Festival esnasında Büyülü Fener sinemasında Fransız filmlerin programı:

  • Çinli Kız  (La Chinoise), yönetmen: Jean-Luc Godard

22 Nisan Pazar 11.30 ve 24 Nisan Salı 16.30

Film, bir grup soykırım komünistinin hayatına odaklanıyor. Gruptan sorumlu olan Veronique, revizyonist olmakla suçlanan Henri, şiddete eğilimli Kirilov, siyasete pek ilgisi olmayan Yvonne ve çeşitli gelgitlerde yaşayan Guillaume, devrimci pratiğe farklı yaklaşımları olan beş arkadaştır. Mao’nun devrimi konusunda hemfikir olan bu beş farklı kişi Godard’ın kışkırtıcı tarzına katılıyor. 68 Hareketlerinden önce, yönetmen Çinli Kız ile yeni bir dönemi başlatmıştır.

  • Fransız Sineması Yolculuğum (Voyage à Travers le Cinéma Français), yönetmen: Bertrand Tavernier

24 Nisan Salı 20.00 ve 27 Nisan Cuma 11.30

Bertrand Tavernier’in Fransız sinemasında yaptığı kişisel yolculuk, çocuk olarak beğendiği filmlerden kariyerinin erken dönemlerine, önemli yaratıcı figürlerin portreleri ile anlatılıyor. Film, Cannes FF’de de En İyi Belgesel adaylığı almıştır.

 

  • Mayıs’ta Milou (Milou en Mai), yönetmen: Louis Malle

23 Nisan Pazartesi 11.30 ve 25 Nisan Çarşamba 14.00

Ülkede saldırılar ve gerginlikler devam ederken annesi ölen Milou ve ailesinin cenaze planlarının nasıl etkilendiğini anlatan filmde Mayıs 68’deki burjuva bir ailenin “sağlıksız” ilişkileri masaya yatırılıyor.  Kapitalist/Endüstriyel toplumun insan ilişkilerini zedeleyici yönü ön plana çıkarılıyor. Film, 1991 yılında BAFTA’ya da aday gösterilmişti.

  • Unutulmayan Sevgili (Jules et Jim), yönetmen: François Truffaut

29 Nisan Pazar 14.00

İki erkek ve bir kadın arasındaki üç kişilik aşkın sinema tarihindeki en güzel anlatımlarından biri olan Jules ve Jim, sadece aşk değil, dostluk üzerine de sözleri olan bir film. Yakın arkadaş olan Jules ve Jim’in hayatları, Catherine ile tanışınca bambaşka bir yöne doğru savrulur. Her ikisi de aynı kadına aşık olsa da Catherine, ilk başlarda sadece Jules’a ilgi duyar. Bildik kadın kimliğinin çok dışında bir karaktere sahip olan Catherine için hayat, alışıldık sınırların çok ötesinde bir anlam taşımaktadır. İlk zamanlardan beri Jim’in ilgisinin de farkında olan Catherine, yıllar sonra onunla da bir yakınlaşma içine girer. Catherine’i terketmeyi düşünmeyen Jules’un da varlığıyla bu unutulmaz üçlü, birlikte yaşamaya başlarlar.